İş sağlığı ve güvenliği, her işyerinin temel sorumluluklarından biridir ve hem çalışanların sağlığı hem de işyerinin verimliliği açısından kritik öneme sahiptir. Ancak bu alan, sadece etik bir sorumluluk değil, aynı zamanda kanunlarla belirlenmiş zorunluluklardır. İşverenler, çalışanlarının sağlığını ve güvenliğini sağlamak için belirli önlemleri almakla yükümlüdür. Bu yazıda, iş sağlığı ve güvenliği açısından işverenlerin yerine getirmeleri gereken yükümlülükler, olası hukuki riskler ve bu konuda alınması gereken önlemler geniş bir çerçevede ele alınacaktır.
İş sağlığı ve güvenliği, yalnızca çalışanların güvenli bir ortamda çalışması değil, aynı zamanda iş kazaları ve meslek hastalıklarını önlemek amacıyla alınacak tedbirleri de içerir. Türkiye’de bu alandaki en önemli düzenlemeler 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (İSGK) ve buna bağlı yönetmelikler ile yapılmaktadır. İşverenlerin, iş sağlığı ve güvenliği kapsamında yerine getirmeleri gereken temel yükümlülükler şunlardır:
İşverenler, işyerindeki her türlü riskin belirlenmesi için kapsamlı bir risk değerlendirmesi yapmalıdır. Bu, potansiyel tehlikeleri tanımlamak ve bunları minimize etmek için gerekli önlemleri almak adına ilk adımdır. Risk değerlendirmesi yapılırken, işyerindeki tüm iş süreçleri, kullanılan makine ve ekipmanlar, çalışanların fiziksel ve psikolojik durumları göz önünde bulundurulmalıdır.
Risk değerlendirmesinin bir parçası olarak, işverenler çalışanlarına iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitim vermekle yükümlüdür. Bu eğitimler, sadece ilk günlerde değil, düzenli olarak tekrarlanmalı ve çalışanlar her değişiklikten haberdar edilmelidir. Eğitimsizlik, iş kazalarının önlenmesi açısından büyük bir risk oluşturur.
İşverenler, işyerindeki çalışma koşullarını düzenli olarak denetlemeli ve bunların İSG yönetmeliklerine uygun olmasını sağlamalıdır. Bu, işyerindeki fiziksel koşulları, ergonomiyi, havalandırma sistemlerini, aydınlatmayı ve elektrik tesisatlarını kapsar. İSGK, işyerinde gerekli sağlık ve güvenlik önlemlerinin alınmasını zorunlu kılar.
İşverenler, çalışanlarının iş kazalarına ve meslek hastalıklarına karşı sigortalanmalarını sağlamalıdır. Bu sigorta, hem çalışanların mağduriyetlerini önler hem de işverenin hukuki sorumluluklarını yerine getirmesi açısından gereklidir. Sigorta kapsamında alınacak tedbirler ve sigorta poliçelerinin kapsamı, işverenin sorumluluğunu ve yükümlülüklerini belirleyen önemli unsurlar arasındadır.
İSG Kanunu gereği, işyerlerinde belirli sayıda çalışan bulunan her işletme için bir iş güvenliği uzmanı görevlendirilmesi zorunludur. Ayrıca, daha büyük işletmelerde İSG Kurulu kurulmalı ve bu kurul, işyerindeki güvenlik önlemlerini gözden geçirmeli, iyileştirmeler önermelidir. Bu kurulun işlevselliği, işyerindeki güvenlik kültürünün oluşturulmasında kritik bir rol oynamaktadır.
İş sağlığı ve güvenliği alanındaki hukuki riskler, çoğunlukla iş kazaları, meslek hastalıkları ve işverenin İSG düzenlemelerine uymamasıyla ilgilidir. İşverenler, bu alandaki yükümlülüklerini yerine getirmezse, çeşitli hukuki sonuçlarla karşılaşabilirler.
İş kazaları, genellikle işyerinde alınması gereken önlemlerin alınmaması nedeniyle meydana gelir. İşveren, kazaların önlenmesi adına gerekli tedbirleri almazsa, iş kazalarına sebebiyet vermiş olur. İş kazaları sonucu meydana gelen bedensel veya psikolojik zararlar nedeniyle işveren, tazminat ödemek zorunda kalabilir.
Hukuki açıdan iş kazalarına sebebiyet veren işverenler, ayrıca iş sağlığı ve güvenliği alanında denetim ve yaptırımlara tabi tutulur. İş kazasının işverenin kusurundan kaynaklanması durumunda, cezai sorumluluk da doğabilir.
İSG Kanunu ve bağlı yönetmeliklerde, işverenin yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda uygulanacak idari ve cezai yaptırımlar belirtilmiştir. İSG Kurulu’nun işlevsiz kalması, iş güvenliği uzmanının atanamaması, risk değerlendirmesinin yapılmaması gibi durumlarda işveren, para cezasına çarptırılabilir. Aynı zamanda, bazı durumlarda, işverenin iş güvenliği önlemleri almaması sonucu çalışanların ölümüne veya ciddi yaralanmalara yol açması, ceza davalarına ve hapis cezasına kadar gidebilecek sonuçlar doğurabilir.
İş kazaları sonucu çalışanların yaşadığı bedensel zararlar için tazminat davaları açılabilir. İşveren, iş kazaları sonrasında hem maddi hem de manevi tazminat ödemek zorunda kalabilir. Ayrıca, çalışanların iş güvenliği konusunda ihlaller nedeniyle zarar görmeleri durumunda, çalışanlar işveren aleyhine tazminat davası açabilir.
İş sağlığı ve güvenliği alanında ortaya çıkabilecek hukuki sorunlarla başa çıkabilmek için işverenlerin deneyimli avukatlardan destek alması önemlidir. Hukuki danışmanlık, iş kazalarının önlenmesi, risk değerlendirmelerinin doğru yapılması, İSG yönetmeliklerine uyum sağlanması ve tazminat davaları gibi konularda işverenlere yardımcı olabilir.
İş sağlığı ve güvenliği, sürekli bir evrim içinde olan bir alan olduğundan, işyerlerinin yönetmeliklere uyum sağlaması ve bunun yanı sıra gelecekteki gelişmelere hazırlıklı olmaları gerekmektedir. İşverenler, her zaman yasal değişiklikleri takip etmeli ve işyerinde sürekli iyileştirmeler yapmalıdır. Aynı zamanda çalışanlar da düzenli eğitimlerle bilinçlendirilmeli ve iş güvenliği kültürü, işletme genelinde yaygınlaştırılmalıdır.
iş sağlığı ve güvenliği, işyerlerinde sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda çalışanların refahını sağlayan, iş verimliliğini artıran ve iş kazalarının önüne geçen kritik bir alandır. İşverenler, bu alandaki yükümlülüklerini yerine getirmek için proaktif adımlar atmalı, yasal danışmanlık almalı ve çalışanlarının güvenliğini sağlamalıdır.
Son yıllarda, hem varlık sahiplerinin hem de yöneticilerin UNPRI ve BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri gibi küresel girişimleri giderek daha fazla benimsemesiyle, yatırımcıların ilgisinde ESG uyumlu yatırımlara doğru gözle görülür bir değişim yaşandı. Bu eğilime, sürdürülebilir yatırım seçeneklerine yönelik perakende talebinde gözle görülür bir artış eşlik ediyor. Bu değişimler, varlık sahiplerinin ve yöneticilerinin ESG hakkındaki duruşlarını ve yatırım karar alma süreçlerindeki rolünü net bir şekilde tanımlamaları için bir fırsat yaratıyor.
ESG faktörleri ile yatırım kararı alma arasındaki gelişen bağlantı, fonları ve varlık yönetimi sektörünü önemli ölçüde etkiliyor. Varlık sahipleri ve yöneticileri, önerilen herhangi bir işlemde veya yatırım kararında ESG hususlarını hesaba katmak konusunda kendilerini giderek daha fazla yükümlü buluyorlar. Bu, sürdürülebilirlik risklerinin uygun şekilde değerlendirilmesini ve yatırımların müvekkillerinin veya yararlanıcılarının ESG tercihleriyle uyumlu olmasını sağlar. Sonuç olarak, ESG konularının entegrasyonu yalnızca bir uyum çalışması olmaktan çıkıp varlık sahipleri ve yöneticileri için temel bir iş hususu haline geldi.
Bu gelişmeleri yakından takip ederek, işletmelerin ESG süreçlerinde ihtiyaçları olan entegrasyonu sağlama konusunda geniş deneyime sahibiz. Hizmetlerimiz, organizasyon düzeyinde stratejik ve operasyonel tavsiyeler sunmaktan, ESG ile ilgili stratejilerin başlatılmasına veya yatırım yapılmasına yardımcı olmaya kadar uzanır.
Kurumsal amaç, hesap verebilirlik ve operasyonel dayanıklılığa artan vurgu, kurumsal stratejiler kapsamında çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) hususlarının önemini artırmaya devam ediyor.
Geçmişte bu tür konular genellikle finansal değeri azaltıcı olarak görülebilirken, artık sürdürülebilir iş uygulamalarının yalnızca riskleri azaltmakla kalmayıp aynı zamanda şirketlerin değerini de artırdığına dair giderek artan bir farkındalık var. Her işletmenin farklı riskleri olsa da, iklim değişikliği etkisi, yolsuzluk gibi etik ihlaller, işçi hakları ihlalleri, modern kölelik ve insan hakları ihlalleri, cinsel taciz iddiaları, iş yeri kültürü ve vergi kaçakçılığı gibi konular yaygın riskler arasında yer alıyor.
İşletmelere, fırsatları yakalarken ESG risklerini etkili bir şekilde yönetmeye yönelik stratejileri anlamalarına ve uygulama süreçlerinde yol arkadaşı oluyoruz. Yönetişim, insan hakları, iklimle ilgili kaygılar ve topluluk katılımını kapsayan derin uzmanlığımızdan ve kapsamlı pazar bilgimizden yararlanarak, işletmelerin uzun vadeli dayanıklı temellerde, başarı bir ESG ortamını en sağlıklı yöntemlerle yönetecek stratejileri geliştiriyoruz.